Celâleddin Çelik
Zeytinburnu Spor Merkezi, ilçenin beş farklı mahallesinin kesişiminde, kentin en canlı ve erişilebilir noktalarından birinde konumlanıyor. Yapı, Millet Bahçesi’nin uzantısı gibi kurgulanarak, parkın yaya ve bisiklet yollarıyla bütünleşen bir kamusal düğüm noktası oluşturuyor.
Prof. Muammer Aksoy Caddesi’nin kotunu aşan spor merkezi, Millet Bahçesi’nden gelen yaya akışını üst kotta karşılayarak, bahçenin bir donatısı, bir “bitiş yapısı” gibi davranıyor. Bu konumuyla yalnızca fiziksel değil, simgesel olarak da parkın devamı niteliğinde bir “buluşma terası” oluşturuyor.
Zemin kat, kaldırımın doğal bir genişlemesi gibi düşünülmüş neredeyse boş bir kamusal alan. Bisiklet parkları, gölgeli oturma alanları ve kente açılan şeffaf bir giriş holü, yapıyı sokağın gündelik ritmine dahil ediyor. Bu geçirgenlik, yapının temel fikrini oluşturuyor: spor yalnızca içeride değil, kentin akışıyla birlikte yaşanan bir etkinliktir.
Birinci kat, caddeden yükselerek trafikten tamamen arınan ana platformu barındırıyor. Millet Bahçesi’nden gelen yaya köprüsü bu kota bağlanarak, teraslar ve açık oturma alanlarıyla zenginleşen bir kamusal katman oluşturuyor. Burada yer alan kafeterya, yalnızca sporcular için değil, çevre sakinleri için de bir buluşma mekânı işlevi görüyor.
Üst katlarda pilates, yoga, fitness ve reformer salonlarıyla soyunma ve dinlenme alanları yer alıyor. Prof. Muammer Aksoy Caddesi’ne cephe veren iki masif tuğla duvar, yapının kimliğini belirleyen ana elemanlar olarak öne çıkıyor. Bu duvarlar arasındaki geri çekilmiş cam yüzey, kentsel cephede bir “kamusal cep” oluşturuyor; ağırlık ile hafiflik, masif ile geçirgen arasındaki bu denge, yapının karakterini tanımlıyor.
Yapı tuğla, cam ve betonun sade birlikteliğiyle kamusal açıklığı ve çağdaş zarafeti bir araya getiriyor. Millet Bahçesi’yle bütünleşen bu yapı, hem kente hem kentliye ait olma fikrini yeniden tanımlayan çağdaş bir kamusal mekân olarak tasarlandı.
